27 Mayıs 2011 Cuma

No Call 'Recently' - Gri Terminal


Hip Hop müziğin derin sularında gezen No Call 'Recently' üçüncü uzun çaları 'Gri Terminal'i tamamladı. Diğer çalışmalarının da merkezine yerleştirdikleri -adam- figürünü bu kez çocukluk yıllarına sürüklüyorlar. Bu anlar; aile, toplum, din ve zamanın siyasal durumu içerisinde sıkışmış bir çocuğun çığlıklarına dönüşüyor. Kompozisyonda vücut bulan çocukluk 1980'lerin Türkiye'sinde geçiyor. Bu yüzden, o kasvetli atmosferi alabileceğiniz bir çok şarkı var albümde. Zaten No Call 'Recently', şarkılarında ve bu şarkıların oluşturduğu bütünde bambaşka hikayeleri, tuhaf mekanlarlarda anlatımlarıyla bilinen bir grup. Altyapılar geniş bir yelpaze üzerinde şekillenmiş. Bir çok türden etkilenimlerini alabilirsiniz. Bunların içinde; IDM, DownTempo, Noise renkleri var. Yani albüm, ismine nazaran çok farklı renklere sahip, öyle ki gri bir terminalde geçen koyu ama siyah renkli olmayan şarkılar.



Teknik olarak diğer iki albümle karşılaştıracak olursak, Gri Terminal üst düzeyde. Miksajlarından, aranjelerine çok titiz çalışıldığı seziliyor. Yapım sürecinde I'mpty ve Ağaçkakan'ın beraberce bu tip detayların üzerinde durması ortaya bir çok filtreden süzülüp gelmiş dolu dolu altı parça çıkartıyor. I'mpty'nin bir süre önce çıkardığı 'No Call Recently Experiment Mix'te albümden çıkarılmış altyapıların hiç de hafife alınmayacak müzikler olduğu görülebilir. Ancak bütünü sağlamak için bunlardan feragat edilmiş. Aranjmanlar albüm bütününde, Rutin ve Haymatlos'a göre daha hareketli ve değişken. Stabillikten kurtulmanın esas alındığı bu denli barizken göze çarpan bir diğer ayrıntı ise elektronik yapının daha ön planda olduğu ve grubun synth müziğine en yakın olduğu albümün Gri Terminal olduğu. Yer yer temeli besleyecek yeterlilikte sample kullanımı ve I'mpty'nin break davullarındaki artış ve çeşitlilik ise diğer fark edilenn detaylar arasında.


Edebiyatını bu çocukluk hikayesi ile bir üst seviyeye çıkaran Ağaçkakan'ın vokali, daha yavaş ritimler üzerinde çeşitlilik kazanıyor ve eskiye göre daha olgun bir hal alıyor. Klasik şarkı yazım üsluplarından çok daha uzaklaştığı ve bir düzene bağlı kalarak yazmaktansa ucu açık ve soyut mekan-zaman ilişkilerini besler nitelikte üstü-kapalı anlatımını güçlendirdiği fark ediliyor. Yani bu albümde nakarat beklemek farazi olur, çünkü nakarattan ötesi var.


Albüm bundan yedi ay önce I'mpty'nin solo çalışması olarak şekillenmiş ve isim 'One Piece' adlı manganın 'Gri Terminal' sayısından alıntılanmış. Manganın içindeki hikayede gri terminal, karakterlerin çocukluklarının geçtiği bir çöplük alanını anlattığından No Call 'Recently'e geçiş yaparken de aynı isim kullanılmış.'Rutin'de anlatılan sıradan adamın çocukluğuna, basit bir mantık ve matematikle 80'lere, ülkenin darbe vakitlerine yolculuk esas alındığından, bu ismin yerinde ve oturaklı olduğu aşikar. Alelade adam, şimdiki bilinci ile çocukluğuna gidiyor ve o zamanlar sorgulayamadığı, anlamlandıramadığı ne varsa, bütün bu paragraflar hakkında ses çıkarıyor. Zaman farkından dolayı, bu kez daha kararlı ve donanımlı. Ailesinden, toplumdan, kafasında oluşan devletin biçiminden hesap soruyor, bu yüzden M4NM'den çıkan en eleştirel albüm olma özelliğini de taşıyor.


Gri Terminal'in kapısı karanlık bir synth ile açılıyor. Bu dip synth karanlık ve korkulu bir tablo çizerken parçayı minimal davullarla en yüksek mertebesine kadar taşıyor. İkinci bir synth ve güçlü break davullarla da son halini kazanıyor. Ani parça içi değişimler, psikolojideki ani kırılmalarla paralel ilerliyor ve bu zig-zaglardan dolayı albümün bütünden en ayrık duran parçası. Aile olgusunu yeniden düşünmeye ve yorumlamaya sevk ederken, şarkıdan 'ölü bebeklerin aitlik yüzünden öldüğü' mottosu yükseliyor.


'Kanyak, İç Cebi Kaç Saniyede Deler ?' Cevabı olmayan bir sorunun çanak tuttuğu bir çift taraflılık-belirsizlik hakim şarkıda. İnsandan yorulan bir insanın kanyağını onun yanında yudumlamasına benzetiyorum şarkıyı, bu yüzden kült bir No Call 'Recently' parçası diyebilirim. Aksak sample ı ve altyapıyı doyuran synth desteği ile daha kalabalık olan break katmanlı bölüme kadar ilerliyor. Sonrasında ise iki sakin bölüm ile sonlanıyor. Vokalle birlikte dalgalı bir duygu kalabalığına sahip. Annelik, babalık görevlerinin ve bu görevlilerin birbirinden yorulmasının metaforik anlatımı, geleceğini babasında gören çocuğun; yorulacağına ve bütün yıkımını birinci elden gerçekleştireceğine dair çıkarımlarıyla nihayetine kavuşuyor.


Fjellgat, albümün en elektronik parçası. Derin reverb ile peyda olmuş davullar, durağan synthlar ile süslenmiş. Şarkının sonlarına doğru, Rutin'den cümleler duyuyoruz. Rutin'in merkezinde olan kabullenmişlik, Fjellgat'ta da hissediliyor. "Çocuklaşmak için geç, büyümek için çok erken" sözü, genele sinmiş siyah/beyaz, iyi/kötü, güzel/çirkin gibi birbirinden zıt tanımlamaların farklılık barındırmadığı fikrini öne sürüyor. Kutupsallığı kabul edememenin getirdiği kabullenmişlik, parçanın sonunda giren skit ile tamamen açıklığa kavuşuyor. Yılmaz Güney'in Baba filminden alınan skite özellikle dikkat edilmesi gerekiyor, 'Şimdi seni eski eve, bir zamanlar büyük umutlarla yaşadığın küçük evine götürüyoruz. Ama orayı hatırladığın gibi bulamayacaksın'


'Anlat, baba her şeyi bilmek zorunda', böyle açılıyor şarkı ve girişten sona kadar değişim gösteren bir yapı mevcut. Ustaca işlenmiş samplelar ve breaklerin üzerine vokal tekniğinin üst sınırlarında dolaşan Ağaçkakan cümlelerini savuruyor. Çocuğun ağzından söylenen en net cümleleri duyuyoruz. Git gide yükselen parça daha melodik ve sakin bir synth eşliğinde sonlanırken, baba figürü hakkında söylenen en sivri cümleler çarpıyor kulağa. Bu sivrilikler, baba figürüne giydirilen askeri kişiliğe yapılan eleştirilerin en etkin olarak fark edildiği yerler.


Yükselen bir parça; Duende, müziğin tılsımı. Atmosferi oluşturan, vokale hareket katan ufak değişikliklerle ilerleyen synthın peşisıra sample ve davulların girdiği anda Duende'ye tanıklık ediyoruz. Davullardaki yoğunluğa saplanmış düzensizliğin sürekli arttığını ve devrim-darbe ikileminin empoze duygusu olmadan farklı pencerelerle anlatıldığını işitiyoruz. Dinleyiciye aktarılmaya çalışılan herhangi bir düşünce olmadığı için parçada samimi bir hava var. Son olarak, şarkının sonlarında havai fişek gibi patlayan poliritmik davullara kulak kabartılması gerekiyor.


Kararsızlığın Son Durağı; durağan, baskın notalanmış synth ile beraber altta kalan ve düzensiz çalan ses katmalnarından oluşuyor. Davullardaki ritim trafiği, yükselen hissi saklar, ama destekler nitelikte. Bu şarkıda, çok ağır bir darbe eleştirisi var ve yetmiyor gibi çok ağır bir din eleştirisi de var. Bu parça için Ağaçkakan, 'Kararsızlığın Son Durağı ile birlikte, şu fikir derinlerden beklemekten sıkılıp gün yüzüne çıkıyor; beş adım boyunca, zaman zaman belli başlı, zaman zaman çok ince detaylar ile babasını eleştiren ve o'nu -darbenin vücut bulmuş hali olarak kabul eden çocuk, son saniyelerde annesini ve o'nun vücut bulmuş hali olarak kabul ettiği dini ve dolayısıyla tanrı'yı reddettiğini söylüyor. buradan da kavramların zıtlıklarının fark yaratmadığı düşüncesine geliyoruz. Çünkü bir tarafı reddetmek, diğerini haklı görmek değil, aksine kutupları görmezden gelmenin sonucunu, iyi/kötü ikileminden kurtulup en ortada durmak anlamına ve bunun devamında da aidiyet duygusunun kaybolması anlamına geliyor.Böylece bir anda en başa dönüyoruz. Rutin'e.'


Dışarıdan bakıldığında basite indirgenebilir bir senaryonun, üzerine ayrıntılar, koşullar ve bakış açıları eklenerek daha komplike bir hale getirildiği ve bütün bu karmaşa içerisine yerleştirilen 'çocuk' karakterin gelecek zamandan alıntıladığı çıkarımların, sert/hafif ayrımı gözetmeksizin dile getirildiği bir albüm Gri Terminal.

M4NM, 32. kez gururla sunar.

Kararsızlığın Son Durağı: Gri Terminal

0 Yorum:

Yorum Gönder

Kaydol: Kayıt Yorumları [Atom]

<< Ana Sayfa